|
||
Gümüşün sağlığa olan faydaları Juli Sezar zamanından beri biliniyor. Romalılar küçük gümüş parçacıklarını yanıkları,kesikleri ve yaraları tedavi etmek için kullanırlardı. Grekler su ve şarap kaplarını bakterilerden temizlemek için gümüşü kullanırlardı.
Çingenelerin tedavi amacıyla gümüşü küçük partiküllere ayırıp açık bir damardan vücuda verdikleri biliniyordu. Partiküller kan dolaşımı sayesinde bütün vücuda yayılıp bakteri ve virüsleri yok ediyordu.Bu partiküllerin gereğinden fazla olması nedeniyle çingenelerin çoğu argyria hastası olmuşlardı. Argyria vücuda aşırı miktarda gümüş alınması sonucu ciltte mavi-gri bir renklenmenin oluşmasıdır.Daha çok,uzun yıllar gümüş fabrikalarında çalışan insanlarda görülür. Doktorlar gümüşün faydalarını biliyorlar ve hastalarına eğer sağlıklı olmak istiyorlarsa gümüş tabaklarda ve gümüş çatal bıçak kaşık kullanarak yemek yemelerini tavsiye ediyorlardı. İnsanlar bebeklerine emmeleri için gümüş kaşık vermeye başladı.Ağzında gümüş kaşıkla doğmak deyimi burdan gelmiştir, çünki bunu o zamanlarda zengin aileler yapabiliyordu.Ve zengin çocuğu olmak yani doğuştan kısmetli olmak manasına kullanılan bu deyim burdan türemiştir. Dr Henry Crookes,1900 lerin başında gümüşü pek çok hastalığın tedavisinde kullanmıştır. Bilimsel çalışmaları sonucu bilinen hiç bir mikrobun kolloid gümüşe 6 dakkadan fazla dayanamayacağını söylemiştir. Dr J.Mark Hovel british medical journal de kolloid gümüşün virüslerin kontrolünde özellikle etkili olduğunu rapor etmiştir. 2.Dünya savaşı sırasında penisilin keşfedildi ve sentetik olarak üretildi.Böylece tıpta patenti alınmış sentetik ilaçlarla büyük ilaç firmalarını çok zengin eden yeni bir çağ başladı.Bu şirketler patentini almadıkları hiçbir şeyi satmayacaklardır ve tabiatta bulunan maddeler patentlenemezler.Bu zamanda kimyasal,sentetik antibiyotikler pek popülerdir artık.Yakın zamanlarda penisilinin virüslere karşı etkisiz ve pek çok insan için alerjik olduğu anlaşıldığı halde. |
|
||||||||||||
|